Hasan BARIN-ZULMÜNÜZ BATSIN!
Hasan BARIN-ZULMÜNÜZ BATSIN!
Güney Azerbaycanlı dostlarla oturup konuşuyoruz. Konu belli; İran’da yaşanan olaylar ve İran’da yaşayan soydaşlarımızın sorunları.
Uzunca bir muhabbetin arasında orada bulunan, Güney Azerbaycanlı gazetecilerden Mesud Haray, yaşanmış bir olay anlattı:
Genç bir kız İran’daki protesto olaylarına karışıp yakalanıyor, uydurma bir mahkemeden sonra ise idam cezasına çarptırılıyor. Bakire olduğu için, bakire
olarak idam edilmemesi caiz olmadığından, bekaretini bozması için birisi görevlendiriliyor. Adam, görevi yerine getirip idamı cazileştirdikten sonra, kız, özür dilerim kadın idam ediliyor.
Bekaret bozma işini yerine getiren adam; vicdan azabından mıdır; yoksa, yaşadığı o esnadan dolayı kızı ve kız ile ilgili insanları benimseme duygusundan mıdır nedir, kızın evini ziyaret edip olayı anlatıp, kızın ailesine damatları olduğunu, tanışmak istediğini söylüyor.
Adamın neden böyle davrandığı konusunda ki psikolojisinin derinlik nalizini ben yapamayacağım, buyrun siz yapın.
Ben, bu olay anlatılınca, kızım ismi belli olmadığından ve yalan değil insanlığa böyle bir olayı yakıştıramadığımdan mıdır nedir, çok şüpheci yaklaştım.
Bu duyduklarım daha tazeyken, üç gün önce Sayın Komutanım, Emekli Yarbay, Strateji ve Yönetim Uzmanı Halil Mert; bir Türk kızının, rejim yanlısı birisinin
tecavüzden korunmak için o kişiyi öldürdüğünü ve idam cezasına çarptırıldığını, eğer bakire değilse bekareti alındıktan sonra idam edileceği ile ilgili telefonuma bilgilendirme mesajı göndermiş.
Bu olay, anlatılan diğer olaydaki gibi değildi. Daha bir objektifti.
ismi geçen kızımızın ismi belliydi, olay da anlatılmıştı.
Mesud Haray’ı aradım, uzun konuşmamız esnasında, bana belgeler göndereceğini, ismi geçen kızımızın durumunu da İran’dan araştıracağını söyledi.
Birkaç saat sonra da şu mesajı attı:
Ali Gandomkar’ın (pratisyen/Ümumi hekim ve eski Emniyet Bakanlığı çalışanı) evine dekorasyon tasarlamak için giden 19 yaşındaki Zahra Haşemi, 60 yaşındaki doktorun tecavüz etmesinden kurtarmak için, kendini korumaya çalışırken doktoru öldürmüş. Şu an Hapishanededir, idam cezası gözlüyor.
Ne zaman idam olacağından konusunda kaynak bilgi elde yoktur maalesef
Olay doğruydu, İran’da, rejim yanlısı bir erkeğin tecavüz etmesi veya etmeye çalışması suç değil veya cezayı hafifletici neden değil, tecavüzden kurtulmak için öldürmek ise ölüm cezası gerektirecek
kadar büyük suç!
Rejimi, Rejim sahiplerinin rahatını, rejim yanlılarını korumak amaçlı, dini kullanarak, sömürerek söndürülen ne hayatlar.
Şu an, son olaylardan kaynaklı İran’da on beş bin gözaltında olan insan var ve İran Meclisi 290 üyeden 227’sinin evet oyu ile gözaltındaki tüm protestoculara ölüm cezası verilmesini kabul etti.
Peki, bu cürreti nelere dayandırarak alıyorlar.
Tabiki, yönetimlerinin temel direği saydıkları kendi şia inancıyla yonttukları dine!
Bunu nereden mi çıkarıyorum. Uyguladıkları ceza sitemiyle ilgili aldığım haberlerden ve bu cezaları uygularken dayandırdıkları dini fetvalardan.
Buyrun size en yetkili ağızlardan fetva örnekleri:
Buyurmadan önce bir ricam olacak:
Sizden Yazımın bundan sonrasını okurken, beyninizin kafatasınının içinden fırlamaması için iki elinizle kafanızı sağlı sollu tutmanızı ve aklınıza mukayet olmanızı rica ediyorum.
Ben bunu yapamam diyen kendi akıl sağlığı için bu yazının bundan sonrasını okumasın.
İran Devrim Lideri Ayetullah Humeyni’den ders alan, İran’nda aktif olan din adamlarının bir çoğunu yetişeceği medreselerde dersler veren,
yetiştirdiği bir çok talebe günümüzde, ülkenin Devrim Muhafızları Ordusu, istihbarat ve yargı organları gibi bir çok önemli alanda üst düzey yönetici olanKültür Devrimi Yüksek Konseyi üyeliği görevinde olduğu yıllarda milli eğitim bakanlığı okul kitaplarının hazırlanmasında etkin rol oynayan,
1990-2016 yılları arası 2 dönem Uzmanlar Meclisi milletvekilliği görevinde bulunan, Kum İlmi Medreseler Müderrisleri Birliği ve Ehl-i Beyt Dünya Topluluğu
üyeleri arasında yer alan Humeyni’den sonra ülke liderliği koltuğuna oturan Ali Hamaney’le daha yakın ilişkiler kuran, Hamaney tarafından 1991 yılında İmam Humeyni
Eğitim ve Araştırma Enstitüsü’nün başına getirilen Ayetullah Taki Misbah Yezdi’nin, hem de yanında Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad varken
cinsel Tecavüz Konusunda rejim yandaşlarının sorulara verdiği cevaplarla verdiği birtakım Şeri Fetvalar (Ağustos 2009) yayınladı.
Olabilir, herkes birşeyler söylüyor diyenlere bu kişinin siyasi çevrelerde de ne derece önemli olduğunu belirten birkaç resmini paylaşayım.
Anlayacağınız, öyle böyle adam değil, Ahmedinejad çok samimi olduğu General Süleymani’nin alnından öptüğü resimlerini bile gördüm. Buyrun siz de görün:
ABD tarafından öldürülünce, yas ilan edilen, İran’ın intikam almak için Suudi Arabistan’daki ABD üslerine füze yağdıracak kadar delirdiği General Süleymani Yezdi’nin alnından öpüyor.
İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad ile çekilen bu resimdeki İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmenijad’ın, Yezd’e saygı ve sevgisini nelirten mimik ve jestlerine dikkat edin.
Yezd’in önemini yazıp resimlerle destekledikten sonra, hala uygulamada da geçelim fetvalarına;
Aha da buyrun:
SORU 1- Zihinsel, psikolojik ve fiziksel baskı ve işkence altında itiraf almak İslam’da geçerli midir?
FETVA 1- Velayet karşıtı kişilerden itiraf almak her şekliyle câizdir.
SORU 2- Uyuşturucu, afyon ve psikyatri ilaçları ile itiraf almak caiz midir?
FETVA 2 Velayet karşıtı kişilerden itiraf almak her şekliyle câizdir.
SORU 3- Bir sorgucu, itiraf almak için bir mahkûma cinsel tecavüzde bulunabilir mi?
FETVA 3- Farz ihtiyat gereği, bunu yapmadan önce abdest alıp amel esnasında zikir yapmalıdır. Tutuklu kadınsa hem ajinadan, hem makattan girmekte bir sakınca yoktur.
Sorgulama yerinde başka birisinin olmaması daha iyi olur. Ancak tutuklu erkekse, diğer sorgulayıcıların yanında duhulün yapılması daha uygundur.
SORU 4- Kadın mahpusun hamile kalması durumunda yükümlülük nedir? Acaba o çocuk veledizina mıi sayılır?
FETVA 4- Velayet-i Fakih’in mutlak otoritesine karşı olan bir kadıncağızın çocuğu, Kuran’ın açık beyanına göre ister sorgucu tarafından ister kocası tarafından hamile
bırakılmış olsun, her halükarda veledizina sayılır. Ancak sorgucu, doğan çocuğun kendisinden olduğunu kabul ederse, farz ihtiyat gereği, çocuk helalzadedir ve
Oniki İmamcı Şia’dır.
SORU 5- Cezaevinde yetişkin ve genç erkeklere cinsel tecavüz suç sayılmaz mı?
CEVAP 5- Hayır. Çünkü bir mahkûm buna isteksizce teslim olmuştur. Tabii ki, bu meful genç adamın hoşuna giderse, bu eylemi bir daha tekrarlamamak ihtiyaten daha uygun
olacaktır.
SORU 6- Cezaevinde bakire kızlara tecavüz etmenin hükmü nedir?
SOR 6- Kadın idam edilecekse, sorgucu için bir hac ziyareti kadar sevabı vardır ve aynı ölçüde kızın günahları artmış olur. Ama mahkum idam edilmeyecekse, sorgucu için
Kerbela ziyareti kadar sevap kazandırır.
Okumaya devam edenlere, beyni kafatası içinde kalabilenlere, aklını hala muhafaza edebilenlere soruyorum;
Bu fetva denilen sapıklıkların, herhangi bir dinle; dini geçtim insanlıkla bir alakası var mı?
Bu devletin adı bir de İran İslam Cumhuriyeti!
İttiraz etmekten korkutmaya, sorgu esnası, sonrasında hatta idam öncesi insanlıktan çıkartıp aşağılamaya, hem fiziken hem psikolojik olara sindirtmeye; idam sonrası bile, hem cesedinin, hem ailesinin iki paralık edilip, ailenin baskaldırıya yelteneceklere gözdağı vermeye çalışıldığı cezalara verilen, hastalıklı ruh haliyle yazılan adına fetva denilen sapıklıklar.
Bu sözde dini temelin yanına birde Abd, büyük şeytan gibi sloganvari sözlerle siyasi nedenler de bulup yandaşlarınla safları sıklaştırıp, bizden olan dindarlarla, bizden olmayan kafirler olarak gruplaştırdın mı oldu bitti.
İran’da, yıllardır uygulanan politika bu!
Bunu yapanlar Müslüman olduğunu savunsalar da; bunların, bırakın güzel dinimiz İslamiyet’i hiç bir dinle alakası yok. Onlar bu sapıklıkları fetvalara dayandırsalar da; bizim bu sapıklıklara küfür etmemiz için fetva beklememize gerek yok.
Ben yazıma idam esnasında etkilenmesin diye oradaki çocuğa selam veren, beni çok etkileyen, Majid Kavousifar’ın yaşamdaki en son fotoğrafıyla son verirken; sizler de isterseniz bu yazıyı okurken beyninizde ve kalbinizde biriken basıncı küfrederek ağzınızdan boşaltın.
Küfür etmek için mutlaka fetva mı istiyorsunuz?
O fetva da benden olsun, verdim gitti! Atış serbest!
Sağlık, huzur, saygıyla kalın!
Comments are closed.